3 Aralık 2022 Cumartesi

  FOUCAULT VE LEFEBVRE - 3

 

Foucault’nun Heterotopya’sı ve Lefebvre’in Heterotopi’si Arasındaki Farklılıklar

Foucault’da Heterotopya

Lefebvre’de Heterotopi

Sıradışı

Sıradan (gündelik hayat)

Zorbalığın çözümlenmesine odaklanır.

Özgürlüğün keşfine odaklanır.

Bağlamsallık içermez, zaman-mekan dışı

Bağlamsallık içerir, Zaman mekan bağımlı

Statiktir, kendinden menkuldur.

Dinamiktir, devinime açıktır.

Bilinçaltındaki mekan-subliminal

Bilinç eşiğinde mekan- liminal

İçsel düzen

Uzak düzen

Üretim tarzı ile ilişkisi yok.

Kapitalist üretim tarzı ile ilişkili.

Ütopyanın karşıtı

Izotopi’nin karşıtı

Erk/kod tabanlı, ötekinin düzeni

Sınıf tabanlı, baskın olmayan sınıfın düzeni

Ötekiliğin yeri

Direnişin yeri

Devrimsel yanı yok.

Potansiyel devrim

 İlk iki madde, “sıradanlık” ve “özgürlük” heterotopya ve heterotopi arasındaki ayrımı belirler niteliktedir.

Altı ilke çerçevesi içinde verilen örnekler, Foucaultgil anlayışın ötekiliğin sıradışı mekanlarına gönderme yaptığını göstermektedir, fakat Lefebvre’in Heterotopi’si sıradan çevrelerde ortaya çıkar.

Aynı zamanda, Foucault’da sıradışı mekanların üzerindeki erke güçlü bir vurgu okunur iken, öte yanda Lefebvre “izotopi”ler arasında serbestçe hareket eden “heterotopi”nin ortaya çıkışını göstermektedir.

“Gündelik Hayat ve Öteki Mekanlar” başlıklı makalesinde Mary McLeod, sırandanlık ve zorbalık meseleleri çerçevesinde Lefebvre ve Michel De Certeau’nun konumunu vurgular;

“Foucault’a karşıt olarak, her iki kuramcı da sadece zorbalığı çözümlemez ve gündelik hayat üzerindeki etkisini kontrol etmez aynı zamanda özgürlükleri, sevinci ve farklılıkları da incelemektir.

Certeau bunu gündelik hayat üzerindeki antidisiplinin ağı olarak tanımlar.

Onların ilgilendiği sadece disipliner teknolojinin gücünü resmetmek değil, aynı zamanda onun toplumsal direnişi nasıl indirgediğini ortaya çıkarmaktır, sadece bilindik olmayan ya da artık mekanlarda değil fakat sıradanın içerisinde.”

McLeod’a göre, Lefebvre’deki Heterotopi, özgürlük, seçim, yaratıcılık ve buluşun ortamıdır.

McLeod’un tanımına göre Lefebvre’deki “öteki”, gündelik hayatın içindedir, McLeod’un iddiası şudur ki; “Öteki kopuş, sınır aşımı ve farklılıkla karakterize edilen olaylar gündelik hayatın dışındaki bir soru değildir, fakat onu içeren ve potansiyel olarak onun içinde olandır.”

Lefebvre’de Heterotopi zaman mekan bağımlı bir biçimleniştir; hemencecik ortaya çıkar ve ani müdahalelere açıktır.

Lefebvre’in de tanımladığı gibi, “heterotopi” “izotopi”lerle birlikte dokunmuştur, bu nedenle zaman ve mekanı yansıtma özelliğine sahiptir.

Heterotopi dinamik bir biçimleniştir; zaman ve mekana bağlı olarak hızlı cevap verebilir niteliktedir.

Foucault’da heterotopya zaman ve mekan ilişkilerinden bağımsızdır; ani oluşumları yoktur.

Foucaultgil “heterotopya” statiktir, kendi iç kuralları vardır ve diğer doğalara kapalıdır.

Heterotopya ve heterotopi arasındaki önemli bir diğer ayrım, ilkinin güç ilişkileri ile sonrakinin ise sınıf çatışması ile ilgili olması halidir.

Hete-rotopi ekonomik tabanlı bir sözcük iken, heterotopya sosyal tabanlıdır.

Heterotopi kapitalist birikimin negatif mekanıdır ki bu baskın olmayan ideolojilerin anlık oluşturduğu biçimlere denk düşer.

Heterotopi biçimsizdir, çünkü negatif düzendir.

“Heterotopi” kamusal yaşamın dışında değildir, kente içkindir.

Öte yandan Heterotopya üstyapıya ilişkin bir terimdir; kendi içerisinde bir içeriktir ve Foucault’da gördüğümüz örnekler çerçevesinde farklı biçimleri mevcuttur.

Heterotopya bütün diğer mekanlardan ayrıktır, dışsaldır.

Sınıf tabanlı değildir; birey üzerindeki gücün mikrokosmik bir görüntüsüdür.

Heterotopya bir şeyin temsili değildir, fakat Kevin Hetherington’un açıklamasına göre Heterotopi Lefebvre’in üçlemesindeki temsili mekana denk düşer;

“Lefebvre için, mekansal pratik, kapitalist üretim ve yeniden üretim ile ilişkili olan toplumsal ilişkiler tarafından ayrı bir mekan üretilmesiyle ilişkilidir.

Mekanın temsilleri üretilmiş mekanla ilişkili egemen ideolojik temsillerdir.

Lefebvre, kapitalist toplumsal biçimlenişler dahilindeki mekansal pratiğin, erkin toplumsal ilişkilerini gizleyerek, baskın mekan temsillerinin soyut mekanı olarak görünmez kılındığı inancındadır...

Lefevbre için, baskın toplumsal ilişkilere direniş bu mekanı görünür yapar.”

Heterotopi direnişin mekanıdır.

Aslında, bu direniş mekanı olma durumu özgürlük ve düzen arasındaki ilişkiler çerçevesinde de irdelenebilir.

Yine Hetherington, Lefebvre’deki heterotopi kavramını baskın sosyal mekansallaşmalar dahilindeki marjinal alanlar olarak nitelendirir.

Bu noktada Hetherington kendi görüşü ile Lefebvre’in yaklaşımı arasında bir paralellik kurarak heterotopyayı alternatif düzenin mekanı olarak ortaya koyar.

Son farklılık ise Heterotopi’nin potansiyel devrim niteliği taşımasıdır; bu potansiyel nitelikte, sahada aktif rol alması ve zaman-mekan bağımlı karakteri önemli rol oynamaktadır.

Harvey’e göre, Lefebvre’in heterotopi görüşü devrimsel bir atak için çok zaman beklemeyi gerektirmemektedir, çünkü “Lefebvre’in devrimci hareket teorisi bunun aksini söyler: bir an için bile olsa, dağınık heterotopik grupların kollektif eylemin kökten farklı bir şey yaratma potansiyelini görüp bir “infilak” anında kendiliğinden bir araya toplanması.

Lefebvre bu biraraya gelişi merkeziyet arayışı olarak simgeleştirir.

Şehrin geleneksel merkeziyeti tahrip edilmiş durumdadır.”

Çok merkezlilik, çoklu izotopiler ve heterotopiler ve de bunlar arasındaki nötr mekanlar devrimsel yörüngelerin oluşması için yeterlidir.

Sonuç olarak, Lefebvre’in heterotopi terimini kullanımı, Foucault’nun Heterotopya terimini kullanımından farklıdır.

Bugünkü heterotopya teriminin kullanımı ise her iki düşünürün tanımlamalarından izler taşıyan daha karmaşık ve yoruma açık bir niteliktedir.

Mary Mcleod’a göre bu kaotik durum Foucault’nun Heterotopya’daki bulanık tanımından kaynaklanmaktadır.

Lefebvre’in gizemli yazımı, Foucault’nun bulanık tanımlamaları, Heterotopya ve Heterotopi ikiliği üzerine tekrar tekrar düşünmeyi gerektirmektedir.

Aynı zamanda bu ikiliğin kent içerisinde farklı mekansal örüntülere denk düştüğü de iddia edilebilir.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

KRİZİ ‘ÇOKLUK’ KAVRAMIYLA ANLAMAK: BİYOPOLİTİKA, GÜÇ VE İÇKİNLİK   Başlangıç olarak , sözlükteki karşılıklarına bakılırsa,  halk ’ın söz...